Tüm kamuoyu 4+4+4'ü tartışıyor. Hani 4+4+3 olsa, işin içine futbol medyamız girecek. Milli Eğitim Bakanlığı'nın hazırladığı son taslağa karşı çıkanlar arasında TÜSİAD da var. Başbakan, fırsat bu fırsat deyip, yine aldı sazı eline. Bam teline vura vura fırçayı bastı; 'TÜSİAD kendine gel'. Zaten, taktiği bu. Geçmişte kime kızmışsa, Necip Fazıl Hocamızı öne sürüp 'Kinini unutmuyor'. Bildiğiniz gibi Kısakürek'in gençlerinden biri de Erdoğan. MÜSİAD'cı yönetenimizi biraz tanıyorsak 4+4+4 aynen yasalaşır. Yazın bir kenara.
...
Bu arada anne olan öğretmenleri düşünen yok. Adını gizli tuttuğumuz birinin 'Öğretmenim ama her şeyden önce anneyim' diyen feryadını yetkili kim varsa okumasında yarar görüyoruz. Belki insafa gelinip, yanlıştan dönülür:
'Bir anne her şeyi çocuğunun gözünden görür. Onun mutluluğu benim mutluluğum, üzüntüsü ise benim üzüntüm oluyor. MEB eş durumu atamalarında İL EMRİNİ KALDIRDI. Bu durum bebeğime kavuşmamın çok zor olacağı anlamına geliyor. Birkaç saat görmeyince annesini özleyen bebeğim şimdi ne yapacak? Yanında olamayacağım günlerde annesini aradığında bulamayacak. O zaman neler hissedecek? Anne diye ağladığında yanına gidemeyeceğim. Şu satırları yazarken bile gözyaşlarıma hakim olamıyorum. Yüreğim sıkılıyor, ruhum eziliyor. Bebeğimin ruhunda kim bilir nasıl büyük yaralar açılacak. O yaraları nasıl sarabileceğim. Ruhunu nasıl tedavi edebileceğim. Lütfen sesimizi duyun. Benim gibi binlerce annenin sesi olun. İL EMRİ KALDIRILMASIN.
Anlayacağınız, ev Bağcılar'da. Nokta tayinin adresi Alemdağ'da.
***
Bir maçlık gözlem yapsak, 'Nuri Şahin'in Real Madrid'de niye oynamadığını anladık' derdik. Aynı şekilde Sinan Bolat koltukaltı golü yedi, Gökhan Gönül koridor oldu, Semih Kaya kendi kalesine ikinciyi de atıyorduyu ilave ederdik. 'Al birini, vur ötekine' daha uygun olurdu. 'Alkışlar sadece Bursa seyircisine' der ve konuyu noktalardık. İşte bunu yapmamalıyız. Ekran yorumcularının bir bölümü, bizim gibi düşündü. Doğrusu da budur. Yani sabır, biraz daha 'Ya sabır'. Yabancı çalıştırıcıya çuvalla para verip her türlü hezimeti sineye çekenlere önerimiz, bir süreliğine de olsa 'Hz. Meryem tesbihi' kullanmaları. Abdullah Avcı'ya inananlardan olun. Bu çocuk bizden. Ayrıca Milli Takım altyapılarında rüştünü ispat etmiş biri. Bu arada a Haber'den yapılan yayına gelince Ömer Üründül'ün söylediklerini kaç kişi duyabildi bilemiyoruz. Bu kadar futbol bilgisi olan 'Uzman'ın sesi niye çıkmıyor, çeyrek asırdır bir türlü çözemiyoruz.
***
Çift imzalı kitap almak, önemli olay. Yazan Mehmet Güntekin-İstanbul Devlet Korosu Müdürü-. Yayının ismi 'Nevzad Atlığ'ın Tanıklığında'. 'Tanıklarıyla Türkiye'de Musikinin Yakın Tarihi'ne damga basılmaya başlangıç 1940'ların sonu. Bir yerde Üstad'ın öyküsü, '21. Asır Yayınevi' etiketli.

Kaynak : http://www.aksam.com.tr/il-emrini-kaldiranlara-5739y.html